Derviş Doğan

Hala çıkıp konuşabiliyorlar..

Ben bu ülkenin bu hale gelmesinde rolü olan kişilerin hala çıkıp güya siyaset yapacaklar diye boş konuşmalarını ve yaptıkları lafazanlıkları sorumsuz olmalarına bağlıyorum.. Hiçbir şey umurlarında değil. Ülkede enflasyon %95 lere vardı, fakirleşme hiç olmadığı kadar artışta..

Hükümet edenler de ekonomi iyi yönetiliyor martavalını okuyorlar bize..

Büyük sermayeye peşkeş çeken bu siyasi anlayış halkı içinde düşürdükleri durumun idraki içinde görünmekten dahi çok uzaktırlar. Nitekim 1 yıl içerisinde, AKSA’ya 1 Milyar Dolarlık sözleşme, T&T’ye 59 Milyon Euro iade kıyağına gittiler.Bu ne demek farkında mıyız?

Kıb-Tek’te 20 Milyon dolar zarar yani yaklaşık 60 milyar Türk lirası büyük sermayeye devletin kasasından ve vatandaşın cebinden alınarak sunuldu. Oysa bu rakam ile, devlet  okullarını güçlendirmek ve yenilerini yapmak, tam gün eğitimi planlamak, organize etmek,devlet hastanelerini  ihtiyaca cevap niteliklere taşımak, trafik güvenliğine yatırım yapmak yanında ;

Özel sektörü hem maaş, hem prim desteği hem de projeleri destekleme,  üretim maliyetlerini düşürme yönünde kullanılmak yerine bu parayı vatandaştan alarak büyük sermaye gruplarının önüne atmak ahlaksızlık değil de nedir? Alım gücünü, asgari ücreti, zamları konuştuğumuz bu günlerde bu yapılanlar halkı yok saymak değil de nedir?

Velhasıl korumaya çalıştıkları bu düzenin bize yüklediklerini merak ediyor musunuz?

Hemen sıralayalım..

Enflasyonda Dünya sıralamasında 4. Sıradayız. süratle fakirleşmeyi kanıksamamızı bekleyen adeta halkla dalga geçen bir anlayış yönetiyor ülkeyi.. Yolsuzluk Endeksinde üst sıralardayız. Hatta Sayın Tatar’ın kuyruğundan yakaladığı  son ziyaret ettiği Gambiya bizden üst sıralarda..

Gelir adaletsizliği ve sefalet endeksinde  en üst sıralarda yer alıyoruz. Genç işsizlik oranı   % 18 ve göç etmeyi düşünen genç oranı ise % 62 lere dayandı..

Kontrolsüz nüfus artışı herkesin malumu, bu durum  haksız vatandaşlığı, sosyal patlamayı ve ülkede artan suç unsurunu beraberinde getiriyor. Alt yönetim algısının her gün biraz daha görünür kılınması bir yana uluslararası alanda   Türkiye ile birlikte AİHM de yaşanan mahkumiyetler kapımıza geldi dayandı..

Zayıf ve Müdahaleye açık kırılgan bir demokrasi ve bunun sonucunda hepimizin yakın geçmişte tecrübe ederek yaşadığı atanmış yöneticiler…Israrla  mevcut yapıyı ayakta tutmaya çalışarak uluslararası hukuk  ve denetimin dışında kalarak suç adası  olmamız bir yana  insan kaçakçılığı, kara para, organize suç yapılanmaları gibi örgütlenmelere kapı açtılar.1 yıl gibi kısa bir süre içinde 60 Milyar TL’ye varan kamu zararı. Aksayan eğitim sistemi, halkın hizmet alamadığı kamu hastaneleri, hastaların erişemediği  ilaçlar…Standart dışı can güvenliğinden yoksun yollar.İnsan hakları ihlallerinin uluslararası raporlarda KKTC adı ile yer alışı ve daha sayamadığım  birçok olumsuzlukla karşı karşıya kaldık bu düzeni ısrarla ayakta tutup bizi böylesi bir çarpıklık içinde yaşamaya mecbur bırakanlar tarafından..

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu