Hasan Hasturer

Devletin fakirliği kader değildir ve ‘Palm Beach Hotel, size neyi hatırlatır?’

İsterseniz, ‘size neyi hatırlatır?’ yerine, ‘ Palm Beach Hotel, bana neyi hatırlatır?’ sorusunu kendime sorayım.

Sorduğuma göre de yanıtımı vereyim, elbette.

KKTC DEVLETİNİN, MALINA SAHİP ÇIKMAYIŞINI HATIRLATIR.

Hatta biraz daha ileri gidip, ‘PALM BEACH, DEVLETİNİN MALINA SAHİP ÇIKMAYIŞININ, ANITSAL SİMGESİDİR’derim.

Hem de altını çize çize, seslendiriyorsam da bağıra bağıra.

***

Kısa adı KKTC olan, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ne fakir devletliği hiçbir zaman yakıştırmadım.

1974 Barış Harekatı sonrası, neredeyse yedi kuşak sonrasına yetecek olanaklara sahip oldu.

Vakıflar bir yana, devlet en büyük mülk sahibi konumuna geldi.

Azıcık ekonomik akılla, sahip olunan olanaklar idare edilmiş olsa, Kuzey Kıbrıs’ta genelin yaşam standardı, İsviçre ile yarışırdı.

***

Halk değil, başımızdakiler beceremedi.

Kötü ve adaletsiz yönetim anlayışı, nüfusun yüzde onunun dışında kalan kesiminin refah düzeyini aşağılara çekti.

Haksız kazançla, servet sahibi olanlar, kazançlarının bir kısmıyla, düzenlerinin devamını sağlayacak ilişkileri, geliştirmek bir yana, kurumlaştırdı.

Büyük ve orta ölçekli projelerden öte, küçük ölçekli projelerin parasını ödeyen Türkiye… Maaş ödemelerine bir hafta kala, devletin kasası kontrol edilir. Maaşlar için, eksik ne kadarsa, o parayı da veren Türkiye…

***

Rumun dediğinden ANDROBİ. Yani ayıp.

Devletin elindeki olanaklar değerlendirilmeyecek, ülkenin ekonomik dinamizmi çar çur edilecek…

Sonra da, depreme dayanıklılığı yetersiz olan okul binalarından çocukları çadırlarda ders yapaya çıkaracağız.

Kamu binalarının çoğun sağlamlık sorunu var. Ama, ‘Para yok’ deniliyor.

On katın üzerinde yüksekliği olan binaların yapımına ya izin verildi, ya da göz yumuldu… Halbuki itfaiyemizin elinde o yükseklikte çıkacak bir yangına müdahale için merdiven yok.

Merdivenin yetişmediği yerlerde konut alanlar ALLAHA EMANET.

Kurumsal yetersizlik ya da çaresizliğin giderilmesi için gerek para, yok diyorlar.

***

Acı gerçeklerle ilk kez yüzleşmiyoruz.

Bu defa Türkiye’deki asrın deprem felaketi ve bizden canları da yitirmemiz, gerçeklerle yüzleşmemizi, korkuyla derinleştirdi.

Devlet olanaklarının değerlendirilmemesi, şahıslara peş keş çekilmesi yeni değil.

Yılların olumsuzlukların, ihmallerinin ürünü kötü durum, mevcut hükümetin kucağında adeta patladı.

Hükümet , İMDAT diye haykırıyor.

Çare listesine çalışan ve emeklilerden kesintiyi de yazdı.

Tabii ki tepki gördü.

Tepkilerden sonra yasal düzenlemeyi ne kadar ileri götürebilirler, göreceğiz.

***

‘PALM BEACH, DEVLETİNİN MALINA SAHİP ÇIKMAYIŞININ, ANITSAL SİMGESİDİR.’

Neden?

Vakıflar ve Devlet Emlak ve Malzeme Dairesi’nin kiraladığı taşınmaz mallar, ağırlıkla, ‘YAĞMA HASANIN BÖREĞİ’, ya da, ‘DEVLET MALI DENİZ, YEMEYEN DOMUZ’, anlayışıyla laf ola kiralarla birilerinin tasarrufuna geçiyor.

Kaç defadır yazarız ve de söyleriz.

Hem Vakıflar hem de Devlet Emlak Malzeme Dairesi, kiraladığı malların listesini, ayrıntılı olarak açıklasın.

Hangi taşınmaz, kime, ne kadar süreyle, kaç paraya kiralanmıştır?

Kamu adına kullanılan yetkiyle, yapılan bu kiralamaları halk neden bilmesin?

***

Neden Palm Beach’i örnek verdiğimi, yalın bir başka örnekle anlatayım.

Farz edelim sizin bir eviniz var.

5 bin TL aylıkla birine kiraladınız.

Bir müddet sonra kiracınızın, sizin evi bir başkasına on kat fazla 50 bin TL’ye kiraladığını duyarsanız, susup yerinize mi oturursunuz?

Kimsenin susup yerine oturacağını düşünmem.

Kiracınızdan beş bin TL aylık kira alırken, kiracınıza 50 bin TL’ye evinizi kiralayıp her ay

45 bin TL’yi cebe indirmesi için yetki verir misiniz?

Aklı başında olan kimse böyle bir yetki vermez.

***

Palm Beach’te aklın ve mantığın kabul etmediği benzer bir durum var.

Hiçbir gerekçe haklı çıkaramaz ama, devlete yılda yaklaşık 60 bin dolar kira veren şahıs, ya da şirket, Palm Beach Hotel’i on kat fazlaya bir başkasına kiraladı. On kat yetmedi, 600 – 700 bin EURO kira istiyor.

Birinci kiracı ve onun kiraladığı…

İkisi arasındaki süreçte kimin haklı kimin haksız olduğu bir yere kadar önemlidir.

Önemli olan devlete ait olan Palm Beach Hotel’in gerçek kira bedelinin çok altında bir değerle kiralanması, kiralayanın da her yıl, bir servet kadar kazançla bir başkasına kira devri yapması.

Devlet Palm Beach Hotel’i devralıp ihale yoluyla kiraya çıksa, yıllık en 500 bin belki 700 bin EURO kazanç elde edecek.

60 bin Dolar ve 700 bin EURO.

60 bin dolar eşittir  1 milyon 140 bin TL.

700 bin EURO eşittir 14 milyon 224 bin TL.

14 milyon 224 bin TL kaç asgari ücret eder?

1205…

Bu hesabı, rütbesiz bir gazeteci olarak ben yapabiliyorum da başımızdakiler yapamaz mı?

***

Bir Palm Beach Örneğinde fark bu… Bunu binlerce kiralamada düşünün. Rayiç bedele kiralama yapılsın, milyar TL gelire ulaşılmasının mümkün olacağına inanıyorum.

KKTC DEVLETİNİN FAKİRLİĞİ KADER DEĞİLDİR, diyorum.

Haksız kazançların önüne geçilsin. Devlet hak ettiği kazancı alsın. Halk o zaman takdir edip, gerekeni yapar.

Bundan kimsenin kuşkusu olmasın.

 

İlgili Makaleler

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu