Bilgi… Bilgi… Bilgi…

Hiçbir suç, cezasız kalmamalı.

Cezasız kalan her suç, yeni suçları teşvik eder.

Ortada bir suç var ve yasal süreçle, soruşturma başlatılmışsa, kolaycı bir yaklaşımla, suçsuzlara suçlu muamelesi yapılmamalı.

Ve tabii ki suçluların, suçsuzların arasına karışmasına da fırsat verilmemelidir.

Bir de şu önemli, herhangi bir sistemin zafiyeti, suçu mazur göstermez.

***

Konumuz malum…

Sosyal Sigortalı hastaların ilaç teminiyle ilgili ortaya çıkan, büyük parasal boyutu da olan, çok yönlü suç olduğu iddia edilen uygulamalar.

Tutuklananlar ağırlıkla doktorlar ve eczacılar… Sayıları daha az da olsa doktor ve eczacı olmayanlar da var.

Konu tiraj, izlenme ya da tıklanma için oldukça cazip.

Belli ki yasal süreç daha yolun başında.

Bu satırların yazarı olarak görüşlerimi televizyon programlarımda girişte yazdığım ilkelere bağlı olarak yazdım.

Canlı yayında konuşmama rağmen kimseyi yargısız infaz etmemek için kelimeleri özenle seçtim.

Yargı son sözü söyleyene kadar da kendimi polisin, savcılığın ya da yargıçların yerine koymayacağım.

Bunu söylemem, ortada suç olduğundan kuşkum var anlamına gelmez. Bazı somut veriler, bazı kişilerin suçlu olduğunun güçlü sinyal özelliği taşıyor.

***

İstismar edildiği iddia edilen sistemi öğrenmek için araştırdım.

Yazımın bundan sonraki bölümünde bilgi özellikli verileri sizlerle paylaşmak istiyorum.

“ Sigortalı hastaların özel eczanelerden %80 indirimle ilaçlarını alabildikleri reçeteler, Sigorta ile anlaşmalı (kamu hekimi olmayan) serbest çalışan hekimler tarafından yazılabiliyor. Kısacası,  kamu hekimine muayene olan sigortalı hastalara indirimli sigorta reçetelerini kamu hekimi yazamıyor.       

İlaç fiyatları ve ekonomik şartlar göz önünde bulundurulduğunda, özellikle her ay ilaç almak durumunda olan kronik hastalar bu haklarından yararlanabilmek için özel hekimlere müracaat ediyorlar. Sigorta ile anlaşmalı hekimler, kronik hastaların sosyal sigorta reçetelerini genelde muayene ücreti almadan yazıyor. Bu hizmet için çok cüzi olarak tanımlanabilecek bir ücret alınabiliyor.

Kamu emeklisi olup, özel sektörde çalışanlar da bu haktan yararlanabildiği için reçete talebi oldukça yüksektir.

 Hastalar önceleri reçetelerini yazdırmak için doktorların kliniklerine giderken, 2020 Covid döneminde bulaşı önlemek için kronik hastaların doğrudan eczanelerden ilaçlarını alabilmesine olanak sağlandı.

Doktorlar reçetelerini düzenleyerek eczanelere ulaştırdı. Hastanın ilacı alıp almadığının teyidi için uygulamaya konan bir yöntemle de hastanın telefonuna kod gönderildi. Hasta gelen bu kodu eczaneye vererek reçetesini onayladı. Reçetede yazılı olan ilaçların teslim alındığına dair reçeteye de imza şartı kondu.

Gelişmiş ülkelerdeki uygulamalara göre kronik hastaların ilaçlarını almak için her ay doktora gidip muayene olması gerekmez. Doktorunun önerisiyle hastaya 6 ay kullanabileceği reçeteler verilebilir. Hastalar bu süre zarfında ilaçlarını doğrudan eczanelerden alabilir.

Kamu personeli ve emeklisi olan kronik hastalar da yine aynı yöntemle ilaçlarını kamudaki hekimlere muayene olmadan yazdırmaktadır.”

***

Unutmayalım her şeyin başı bilgidir.

Bilgi olmadan, fikir sahibi olunamaz, fikir sahibi olmadan da nitelikli sorgulama yapılamaz…

Bu nedenle yazımın başlığı, “Bilgi… Bilgi… Bilgi…” dir.