Lider etmek böyle bir şey değil..
Sayın Tatar Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Antonio Guterres’in Kıbrıs Kişisel Temsilcisi Maria Angela Holguin’in ortak zemin arama çalışmaları kapsamında yaptığı görüşmeden sonra Angela Holguin’in Kuzey Kıbrıs’ta bazı sivil toplum örgütleri ve siyasi partiler ile yaptığı görüşmeleri eleştirerek kapı kapı gezip görüşmeyi bıraksın dedi..
Oysa Angela Holguin’in yaptığı keyfi bir gezme, görüşme değil. Yaygın olan görüşü anlamaya çalışıyor,zira Kıbrıslı Türkler’in büyük bir çoğunluğu bu konuda Sayın Tatar’dan farklı düşünüyor. Dolayısıyla Sayın Holguin bunu bizzat gördü.. Böyle bir durumda da doğru olanı yaptı. Sayın Tatar’ın halkın büyük bir çoğunluğu ile çelişmesi çok açık ki Sayın Holguin’in de dikkatini çekti.
Ve doğal olarak halkını temsil eden bir liderin halkının büyük bir bölümü ile farklı düşüncelerde olduğuna kanaat getirdi.Kuvvetle muhtemel bu tezat durum BM Genel Sekreteri’ne yazacağı raporda da yer alacak.. Dolayısıyla Sayın Tatar büyük fotoğrafı görmek yerine, ki o fotoğrafta halkı ile çelişen bir durum var ortada bunu dönüp eleştirmesi Kuzey’de yarattığı uzlaşmaz pozisyonuna bir tık daha eklemekten başka bir şey değildir..Oysa yapılması gereken şey diyalog kapılarını açık tutup diplomasi yürütmektir, liderlik bunu gerektirir. Biz Sayın Tatar’ın yeni dediği politikayı 50 yıldır zaten icra ediyoruz. Bu nedenle Sayın Tatar’ın da müzakere masasına oturarak yeni dediği 50 yıllık politikayı muhataplarına anlatması gerekiyor.
