Derviş Doğan

Tünelin sonunda ışık yok 

Çözüm üretmesi gerekenlerin de yakındığı çaresizliklerini yansıttığı hatta acizliklerini ortaya koydukları bir dönem yaşanıyor. Hastanelerin yetersiz kalmasından tutun okulların sağlıksız koşullarda eğitim öğretim yılını iş ola geçirmeye çalışmasına,çocukların okulda  açlıktan bayıldığı, yolların olması gereken standart güvenlik kriterlerinden çok uzakta olmasına, hayatın her alanına yansıyan pahalılığın yaşam kalitesini olumsuz etkilenmesine, ülkedeki güvenlik sorununun ayyuka çıkmasına( yaşanan ve her gün gazetelere yansıyan haberlerde bunu gözlemlemek mümkün) 

Nüfusun bilinmezliği, kamu kaynaklarının çar çur edildiği ve en önemlisi başta ülkeyi yöneten erk olmak üzere bu durumdan kimsenin yeterince rahatsızlık duymadığı bir dönem yaşanıyor.

Meclisin iş ola görev yapmaya çalıştığı,iktidar görevini üstlenenler ile muhalefet sorumluluğunu alanların sürekli boş yaptığı bir dönem yaşanıyor. Sivil toplum örgütlerinin  olup bitene kayıtsız kaldığı en berbat hadiselerin bile normalleştirmeye çalışıldığı, ana akım medyanın ve kollarının birden çok güç odakları tarafından güdüm altında tutulup idare edildiği bir dönem yaşanıyor.Ülkede satın alma gücünün düştüğü ve hayat pahalılığının serbest piyasa ekonomisi üzerinden mazeret kurgulayıp fahiş bir ticari anlayışa döndüğü,buna rağmen ülkeyi yönetenlerin hayatı ucuzlatmak için yeterli çabayı göstermediği,hatta hiç göstermediği bir dönem yaşanıyor.

Ticari alanda faaliyet gösteren  birçok sektörde de ciddi anlamda sıkıntıların yaşandığı lakin her alanda olduğu gibi politikasızlığın sonucu bu sektörü de çıkmaza sokuyor …

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu