İsias davasında tanıklar ve uzmanlar dinlendi: “Ya yıkılmalı ya da güçlendirme yapılmalıydı… Bütün ekibin hatalı olduğunu düşünüyorum”
Adıyaman 3. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen İsias Otel davasında aranın ardından tanıklar ve uzmanların görüşleri dinlendi.
Adıyamanlı olan tanık Ahmet Ünal, otelin 2002’de yapıldığını belirterek, 2008’in sonuna kadar otelde çalıştığı sürede hiçbir inşaat çalışması yapılmadığını kaydetti.
Patronlarının Ahmet Bozkurt olduğunu ve kendisinin başka birinden talimat almadığını söyleyen Ünal, ödemelerini ise muhasebede Celal Görücü’den aldıklarını belirtti.
Tanık uzman Prof. Dr. Yonca Gürol ise, 40 yıldır mimarlık öğrencilerine taşıyıcı sistemlerin nasıl yapılması gerektiğini öğretmeye çalıştığını söyledi.
Bina yapımında yönetmeliklere uyulmadığını kaydeden Gürol, katın yüksekliği belli bir yüksekliği aştığında, hatalı bina projesinde, taşıyıcı sistemin bir tarafta daha ağırlıklı olduğunu söyledi.
“Bu mimar tarafından bilinmiyordu. Bir şekilde onay alındı. Demir bindirme payları hatalı” diyen Gürol, belediyenin ruhsat vermesi nedeniyle bunun bilerek yapıldığını düşündüğünü ifade etti.
-“Ya yıkılmalı ya da güçlendirme yapılmalıydı… Bütün ekibin hatalı olduğunu düşünüyorum”
İkinci projenin yapımına gelindiğinde ise yapının beş yılı geçtiği için ya yıkılması, ya da güçlendirme yapılması gerektiğini vurgulayan Gürol, şöyle devam etti:
“Her katta tesisat borularının geçebilmesi için yedi delik açıldı. Bunlar kolonlara denk geliyordu. Buna rağmen ruhsat alınarak, inşaat devam etti ve projede binaya çok fazla duvar yükü bindirildi. Yıkılmayı olağan buluyorum bu durumda… Her iki aşamada inşaat mühendisliği projesine, müteahhitlik tarafından uyulmadığını düşünüyorum. Sonuç olarak bütün ekibin hatalı olduğunu düşünüyorum. Belediyenin de…”
Sanık avukatlarının sorularını yanıtlayan Gürol, perde duvarının, kolondan çok daha güçlü olması gerektiğine dikkat çekerek, “Deprem yüklerini almak için tasarlanmıştı, bunları kesmek kolonları kesmekten çok daha ciddi bir durumdur” dedi.
Sanık avukatı ise, tanığın, Türkiye’de uzmanlığının bir karşılığı olmadığını belirterek, tanıklığını kabul etmediklerini söyledi.
Uzman Prof. Dr. Serhan Şensoy da, DAÜ ön raporu diye bir ön değerlendirme çalışması yaptıklarını belirterek, dosya incelemesi sonucunda daha detaylı bilgilere ulaştıklarını dile getirdi.