Ünal Üstel’in, ayağına birileri kurşun sıkıyor…
Küçük hesapların zararı, büyük olur.
Bunu herkes, yazıp, gözünün önünde bir yerlere yerleştirsin.
***
Devletin Resmi Haber Ajansı TAK’ın Asgari Ücretle ilgili son haberine baktım.
Başlık: “ Serhat: “Yapılan itiraz üzerine yeniden değerlendirilen asgari ücret aynı kaldı”
Serhat kim?
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Müsteşarı Tahir Serhat.
Tahir Serhat, aynı zamanda, Asgari Ücret Saptama Komisyonu Başkanı…
Asgari Ücret Saptama Komisyonu’nun dünkü toplantısına devletten 5 , işçi tarafından 5 ve işveren tarafından 3 temsilci katıldı.
Asgari Ücret Saptama Komisyonunda, kimsenin şahsi bir varlığı yoktur. Herkes, devleti, işçileri ya da işverenleri temsilen oradadır.
Özellikle devlete temsil edenler başta komisyon başkanı, ilgili bakan üzerinden hükümetin talimat nitelikli görüşlerine göre, tavır ortaya koyup oy kullanmak durumunda, hatta zorundadır.
Asgari Ücret Saptama Komisyonu Başkanı, Bakanı ya da bakan üzerinde hükümeti dikkate almayan bir tutum içinde olamaz.
Hükümetin politikasını, savunamayacağı gibi bir hissiyata kapılırsa, medeni bir şekilde ya istifa eder ya da görevden affını ister.
Bunlar, devlet ciddiyetinden söz edilen yerde geçerli olacak, yalın ilkelerden bazılarıdır.
***
Yazıma başlamadan TAK’ın haberine bir daha baktım.
Haberin ikinci paragrafında “asgari ücretin 43 bin 469 TL olarak aynı kaldı” bilgisi var.
Sayısal bilgilerin detay ise sondan bir önceki paragrafta aynen şu içerikle yer alıyor: “… Bunun sonucunda asgari ücretin 1 Ocak tarihinden itibaren; saatlik 250,78 TL, günlük 2 bin 6.26 TL, haftalık 10 bin 31.30 TL ve aylık 43 bin 469.00 TL olması ve yasanın çırak olarak tanımladığı 15 ile 17 arası işe alınanlara bu kıstasların sırası ile yüzde 30 indirimle uygulanması önerisi oylamaya sunulmuş ve öneri oy çokluğu ile asgari ücret kabul edilmiştir.”
***
50 seneden fazladır basın dünyasının içindeyim.
Habere baktığım zaman, var olanı da, var olmayanı da, ya da gizleneni de görürüm.
Eksik olan neydi?
Yüzde 11.12 olan dört aylık hayat pahalılığının asgari ücrete yansıtılmadığını gösteren iki sayı.
Yüzde 11.12 ve asgari ücrete yapılan yüzde 7, 5 de.
Neden yok?
11,12 gerçek hayat pahalılığını yansıtmıyor. 7,5 hiç yansıtmıyor.
Artış oranları bilerek ve isteyerek gizlendi. Bu TAK’ın değil, haberin kaynağındaki tavırdır.
***
Hayat Pahalılığı, gerçeğine yakın ödendiği ve Asgari Ücrete de yansıtıldığı zaman, kameraların karşısına geçenlerle, şimdi geçenler aynı değil. Meydan, Tahir Serhat’a bırakıldı.
Asgari Ücrete yapılan Yüzde 7 buçukluk artış siyaseten sahipsizdir.
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı, Maliye Bakanı, Ekonomi Bakanı ve de Başbakan göğüslerini gere gere savunabiliyor mu?
Savunamıyor.
***
Başbakan Ünal Üstel, yüzde 7, 5’lik artışla belirlenen asgari ücreti, yeniden görüşülmesi için Asgari Ücret Saptama Komisyonu’na iade etti mi?
Etti.
Dünkü komisyon toplantısında işçi tarafı yüzde 17’den vazgeçip, bir önceki toplantıda hükümet görüşü olan 11,12’yi kabul etti mi?
Etti.
Yani devlet ve işçi temsilcilerinin oyları hükümetin istediği yüzde 11,12’lik artışla asgari ücretin belirlenmesine yetiyordu.
Ne oldu da, Başbakanın yeniden görüşün önerisi, işçi temsilcilerinin hükümetin önerisinin yanına gelmesine rağmen ciddiye alınmadı?
Eğer bu sonuç Asgari Ücret Saptama Komisyonu başkanı Tahir Serhat’ın efeliği ile ortaya çıktıysa, benden önde söz söylemesi gerekenler var.
Yazıma noktayı koymadan son bir cümle… BİRİLERİ, BAŞBAKAN ÜNAL ÜSTEL’İN AYAĞINA KURŞUN SIKIYOR.
