Aziz KARAAZİZ

Cenevre, Yeni Siyasetin En Ciddi Sınavı…

Konuşa konuşa zamanı yine tükettik ve bir ciddi tarih yine geldi dayandı.
Kıbrıs konusunda Birleşmiş Milletler’in tarafları buluşturmak adına icat ettiği yeni yöntemle, 5+1 gayri resmi toplantısında yine bir araya geliyoruz.
Toplantı niyeti açıklandığında formülünü tartışmaya başladık.
İlk başlarda 4+1 olarak telaffuz ettik. Bir süre sonra formül 4+1+1 şekline evrildi ve en sonunda 5+1 şeklinde Cenevre’ye gitmek noktasında uzlaştık.
Oldukça kalabalık ve geniş bir yelpazeden isimlerle orada olacağız.
Bu kadar çeşitlilik Rum kanadında yok.
Onların olayı önemsememeleri mi yoksa bizim işi fazla ciddiye almamız mı bu şekli yarattı, ondan çok da emin değilim.
Bana kalırsa ciddiye almamız değil de yaklaşan cumhurbaşkanı seçimi bu sonucu doğurdu.
Aday adaylarının tamamı Cenevre’de olacak.
Cumhurbaşkanı Tatar adaylığını zaten açıklamıştı.
Cumhuriyetçi Türk Partisi Genel Başkanı Tufan Erhürman da doğal aday kontenjanıyla orada olacak.
Yeniden Doğuş Partisi Genel Başkanı Erhan Arıklı çok fazla gönülden istemese de parti kararı zoruyla ilk turda yarışacak.
Halkın Partisi Genel Başkanı Kudret Özersay’ın da adaylığı garanti. Kudret Hoca bu seçimden alacağı iyi bir oy oranıyla yeniden siyasette yükseliş ivmesi yakalama ve erken genel seçimde iyi bir sonuç alma hesabında.
Tüm bu isimler Cenevre’de olacaklar.
Bir de Ulusal Birlik Partisi Genel Başkanı, Başbakan Ünal Üstel orada olacak.
Üstel hem başbakan hem de UBP Genel Başkanı olarak görüşmeleri yerinden takip edecek.
Bu noktada adaylık kararını da belli ki oradaki sonuca göre verecek.
Bu konuda UBP’nin içi de dışı da kaynıyor.
Belli ki Cenevre sonrası konu tartışılmaya başlanacak ve geleceği noktaya göre bir karar verilecek ve yola öyle devam edilecek.
Tüm bunlar iç siyasi mülahazalar.
Ama işin bir de Kıbrıs meselesi bacağı var.
Ersin Tatar, Kurucu Cumhurbaşkanı Denktaş’tan sonra kendi siyasetini ortaya koyan tek isim.
Tatar yeni siyasetini seçim öncesinde ortaya koydu, bunu savundu ve seçimi de öyle kazandı.
Bu nedenle de yeni siyaset, yani halk arasında ismiyle “iki devletli çözüm” konusundaki tüm eleştiriler doğrudan Tatar’ın şahsıyla özdeşleşti.
Önümüzdeki hafta Cenevre’de gerçekleşecek toplantı yeni siyasetin ilk ciddi sınavı olacak.
Burada alınacak sonuca göre hem yeni siyasetin kaderi belli olacak hem de cumhurbaşkanı seçiminin adayları daha belirginleşecek.
Ama son sözü söylemeden önemli de bir hatırlatma yapalım ve sözü yarına öyle bırakalım:
Türkiye yeni siyasetin arkasında durmakta ve çok güçlü bir destek vermekte.
Hatta bu konuda önemli açılımlar ve yeni siyaseti ileriye taşıyacak fikirler üretilmesine doğrudan katkı koydu.
Bu önemli noktayı göz ardı etmeyelim ve siyasi kehanetlerimizi buna göre yapalım…

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Göz Atın
Kapalı
Başa dön tuşu