Aziz KARAAZİZ

Sokak Lambalarının Karanlığında İki Devletli Çözüm ve Crans Montana İtirafları

Oldukça uzun bir başlıkla başladık bugün ki aslında hiç sevmem ve kullanmam bu tarzı.
Ama öylesine tuhaf bir gündem oluştu ki ülkemde.
Kara kışın yakıcı soğuğunu yaşarken bir istisna yapmış oldum.
Gerçekten de ülkemiz dar bir bantta sıkışıp kalmış bir gündemle yaşıyor.
Trafik kazalarına bir türlü çözüm bulamıyoruz, kaybettiğimiz canlarımızın önüne geçemiyoruz.
Bu aralar yayaların hayatını kaybettiği kazalar arttı.
Böyle olunca da dikkatimiz yolların aydınlatılmasına çevrildi.
Çok enteresan bir haldeyiz.
Tüm yollarımız aydınlatma direğine sahip, ama nedense tüm yollar karanlık.
Ülkenin en yoğun trafiğinin yaşandığı Lefkoşa-Girne anayolunda bile durum içler acısı.
Bazı küçük noktalar hariç neredeyse tamamı zifiri karanlık.
Yukarıda da belirttik, tüm yollarda aydınlatma direkleri mevcut.
Ciddi paralar harcayıp aydınlatma alt yapısını döşüyoruz.
Direkleri de dikiyoruz.
Ama yollarımız hala karanlık.
Demek ki sorun para değil.
Madem ki sistemi kuracak parayı buluyoruz, geriye kalanı da buluruz.
Sorun idari.
Dikilen lambaların kime ait olduğu belli değil.
İşin içinde elektrik olduğu için KIB-TEK konuya dahil.
Karayolları söz konusu olduğu için Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanlığı da dahil.
Konu belediye sınırlarına dahil olduğu için belediyeler de işe dahil.
Herkes dahil ama işin sorumlusu yok.
Parayı elektriği üreten KIB-TEK topluyor.
Belediyeler bakımdan sorumlu ama sonuçta onlar da para istiyor.
Bakanlık ise üst makam konumunu muhafaza peşinde.
Sonuç olarak yollarımız hala karanlık ve bizler bu yollarda ölüyoruz.
Son olarak taraflar bir araya geldiler ve konuyu çözmeye çalışıyorlar.
Umarım çözerler.
Bu durum karşısında tam da “bu karanlıkta iki devletli çözüm acaba nasıl olacak” diye düşünürken Dördüncü Cumhurbaşkanı Akıncı çıktı ve Crans Montana üzerinden eski Rum Yönetimi Başkanı Anastasiadis’e çaktı..!
Beklenmedik bir isimden beklenmedik bir vuruş geldi.
Dördüncü Cumhurbaşkanı Akıncı özet olarak dedi ki: “Crans Montana’daki başarısızlık Türkiye’ye fatura edilemez…”
Açık söylemeliyim ki, Akıncı’dan bunu beklemezdim.
Hele ki Cumhurbaşkanı seçimi olan bir yılda böylesi bir çıkışı yapacağını söyleseler güler geçerdim.
Bunun arkasında başka anlamlar ve belki niyetler arayacak olanlar çıkacaktır.
Ama ben asla onlara dahil olmayacağım.
Çünkü farkındayım ki bu açıklama bize değil Rum tarafına bir yanıttır.
Yani aslında bu açıklama üzerinde kafa patlatacak olanlar Güney’deki komşularımızdır.
Ben sadece Sayın Akıncı’ya neden bu kadar zaman beklediğini sorarım o kadar.
Bunu da bir gazeteci olarak değil, bu ülkenin sade bir vatandaşı olarak yaparım.
Gerisi magazin olur.
Buna da ihtiyacımız yok.

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Göz Atın
Kapalı
Başa dön tuşu