Bir Futbol hikayesi
04Futbol politikanın, dolayısıyla büyük sermayenin oyuncağı olalı aradan yıllar geçti. Eskisi gibi cumartesi günleri saat 3.00’de değil (bu İngiltere için geçerli), dev televizyon firmalarının istediği saatte ve günde oynanır futbol artık.
Eskiden Bobby Charlton, George Best, Bobby Moore gibi dünyaca ünlü futbolcular antreman ve maç günleri sahaya toplu taşıma otobüsleri ile giderlerdi. Şimdiki yılda milyonlar kazanan şımarık futbolcular gibi Ferrari, Rolls Royce gibi lüks arabalarla değil. Vasat bir futbolcu bir hastabakıcının üç yılda kazandığı maaşı bir haftada almaktadır.
Şimdi artık dünyanın en büyük, en zengin takımları oyuncularını bulundukları ülkelerden değil dünyanın herhangi yerinden sağlıyorlar. Yani Arsenal, Manchester United, Manchester City, Liverpool, Paris St. Germain, Bayern Munich gibi takımların çoğunluğu İngiliz, Fransız, Alman, v.s. değil.
Türkiye’deki “milliyetçiler” için özel olarak 24 Aralık günü oynanan Galatasaray ile Fenerbahçe maçı oyuncularını inceledim. Maça başlayan 22 oyuncunun 16sı yabancı. İki takımın sadece 3’er oyuncusu Türk.
Bunu olumsuz bir şey olarak düşünenlerden değilim. Globalleşen dünyanın bir gerçeğidir bu. Benim açımdan hiç sakıncası yok. Ben dünyadaki tüm sınırların kaldırılması taraftarıyım. Bu statistiği vermemin nedeni Suudi Arabistan’da oynanması planlanan, ama oynanamayan maça milliyetçi bir tavırla yaklaşanlardır.
Bir başka gerçek: Suudi Arabistan Ligi dünyanın en hızla gelişen, en zengin ligi durumundadır. Artık Maç sonuçlarına baktığımızda Suudi Arabistan futbol maçlarının sonuçlarını da görebiliyoruz. Christiano Ronaldo, Karim Benzema, ve Neymar gibi bir zamanlar dünyanın en iyi futbolcuları Suudi Arabistan profesyonel Ligi’nde top koşturuyorlar şimdilerde. Para söz konusu olduğunda bunlar için o ülkenin insan hakları ihlalleri önemsizleşiyor. Manchester City, Newcastle, Aston Villa, Paris St. Germain, Sheffield United futbol takımlarının sahibi Arap milyarderlerdir.
Türkiye Futbol Federasyonu Erdoğan’ın baskısıyla Galatasaray ve Fenerbahçe takımlarını Suudi Arabistan’a niye gönderdi? Rejim karşıtı gazeteci Jamal Khashoggi’nin İstanbul Başkonsolosluğunda öldürülmesinin ardından gerginleşen ilişkilere rağmen bu kararın alınması için tek bir neden var. Türkiye’nin içinde bulunduğu ekonomik çıkmaz yüzünden o ülkeden medet umduğu için.
Bilindiği üzere Cumhurbaşkanı Erdoğan Nisan 2022 yılında iki ülke arasındaki beş yıl önce bozulan ilişkileri düzeltmek için Suudi Arabistan’ı ziyaret etmişti. Ayrıca Temmuz 2023 tarihinde bu ülkeyi de kapsayan Körfez ülkelerini ziyaret etmiş ve bazı ekonomik başarılar elde etmişti. Bunu yapan tek ülke Türkiye değil. Diğer ülkeler de Suudilere flört yapma yarışında. Çıkar söz konusu olduğunda insan haklarının kolaylıkla arka plana itildiğine her zaman şahit olmaktayız.
Soruyorum size değerli okurlar. Bir ülke, Cumhuriyetinin 100. yıldönümünü kutlamak için en büyük iki takımını neden Suudi Arabistan’a gönderir? Bu sizce normal mi? Üstelik takımlar bunu istemediği halde.
Cuma akşamı gerçekleşen olayda Cumhurbaşkanı Erdoğan belki de Cumhurbaşkanlığı döneminin en büyük gaflarından birini yaptı. Halkın tepkisini küçümsedi. Takımların halkın tepkisinden korkarak işi bozacağını hesaba katmadı. Ben bu takımların “kahraman” ilan edilmesini çok saçma bulduğumu söylemeliyim. Naçizane düşüncem, bu sorundan kurtulmak için Atatürk fotolu şört ve “Yurtta Sulh, Cihanda Sulh” pankartı bahanesini yaratıp geri Türkiye’ye döndüler. Yetkililerin İstiklal Marşına izin vermediğinin gerçek olmadığını Türkiye Futbol Federasyonu açıkladı. Fenerbahçe, Galatasaray ve Türkiye Futbol Federasyonu övgüye değil cezalandırılmaya laiktir bana sorarsanız. Çünkü Atatürk’ü bir maç için onun idealleri ile hiç örtüşmeyen bir ülkede masaya yatırdılar.
Maçı organize eden Riyadh Season verdiği beyanatta maç öncesi gerek takımlarla gerekse Federasyonla yapılan toplantılarda uluslararası futbol kuralları çerçevelerinde sloganlara izin verilmediğinin konuşulduğunu belirtti. Bence bu gayet makul ve inanılır bir açıklama.
Her zaman olduğu gibi sosyal medya yorumlardan geçilmiyor. Heyecan, (haksız) gurur, ve tabii her zaman olduğu gibi birçok ırkçı yorumlar almış başını gidiyor. İnanıyor musunuz, bazı yorumlar Arapların ne kadar nankör olduğunu, Lawrence ile bir olup Osmanlıya ihanet ettiğinden bile bahsediyor! 400 yıl yabancı bir imparatorluğun kolonisi olan bir ülkeden ne beklerdiniz? Lütfen gitmeyin, bir 400 yıl daha bizi yönetin demesini mi?
Değerli okurlar bu maç sadece iptal edildi. Büyük bir ihtimalle yine Suudi Arabistan’da ilerideki bir tarihte oynanacak.
Son bir söz. Birçokları bu iki takımın sermayeye boyun eğmediğini 50 milyon doları ellerinin tersi ile ittiklerini savunuyor ve onları alkışlıyor. Öyleyse bu maçı buyursunlar KKTC’de oynasınlar. UEFA tarafından cezalandırılmayı ve milyonlar kaybetmeyi göze alarak. Hodri meydan.