Ahlak almış başını gitmiş..
Bir ülkede toplumsal yapının en önemli mihenk taşı olan ahlak da giderse bu her alana sirayet eder ve domino etkisi ile toplumsal dinamikler yerle bir olur. İddia o ki Eğitim Bakanlığı’na bağlı Yüksek Öğrenim ve Dış İlişkiler Dairesi’nde kurulan 3 kişilik “danışma ekibi” içinde “Uyuşturucu sattığını itiraf eden” eski bir öğretmen de var..Ayrıca sahte diploma mevzusuyla gündeme gelen üniversiteden mezun görünen bir başka zat da bu danışma ekibinin içindeymiş.. Eğer bu iddialar doğruysa eğitim bakanlığı muazzam bir danışma kurulu oluşturmuş bakanlığın uhdesinde.
Şaşırdık mı? Ben kendi adıma belirteyim hiç şaşırmadım,eminim benim gibi birçoğunuz da şaşırmamıştır bu habere.. Tel tel dökülen bu yapı içinde ülkeyi yönettiğini düşünen anlayışın hukuksuzluk üzerine inşa edilen bir düzeni kurgulamış olmasıyla birlikte her alana yayılan çürümüşlük halinin kamusal yapı içinde de kendini hissettirir boyuta ulaşması kimseyi şaşırtmıyor. Zira buna zemin hazırlayan bir yönetim yapısı var ülkede.Hakkın hukukun yok sayılması,kamu düzeni içinde liyakatın ortadan kaldırılması,bunun yerine partizan anlayışın etkili olduğu tercihler, ülkeyi yönetenlerin içinde olduğu iddia edilen bir takım tartışmalı ve şaibe kokan icraatlar haliyle kişiliğinde alangirili işleri barındıran fırsatçılara motivasyon katmaktadır.Tutanın elinde kalan bir düzeni ısrarla korumaya çalışan bu anlayışın devamı maalesef ülkemize dair içimizde kalan ileriye dönük son umutları da tüketmekte.
Ülkeyi yönettiği iddiasında olanların içine girdiği kişisel hırsları bitmek tükenmek bilmeyen güç sevdaları gözlerini kör etmiş durumda.
Sözde kurultay süreci ve yaşanan güya
kurultay kavgasında iktidarı ele geçirmek için “biriz birlikteyiz” diye attıkları nutukların perde gerisinde birbirlerine entrikalar kuruyorlar deyim yerinde ise birbirlerine kazık atmaya yelteniyorlar.. Yılların partisini karagöz’ün perdesine çevirdiler, kendi iradeleri ile liderlerini seçemeyecek kadar rezil bir duruma düştüler.. Ve ilginçtir bunun adına da demokrasi demekten utanmıyorlar.
Bunca yıkımdan ders almadılar,onca rezillikten çekinmediler,onur diyeceğim ama onu da katlettiler, velhasıl değerli dostlar hani derler ya bunlar daha iyi günlerimiz diye, işte tam da öyle sürecin içindeyiz..