Al birini vur ötekine
Göç Kimlik ve Hak Çalışmaları Merkezi (CMIRS)’ün her 3 ayda bir 500 kişiyle düzenli olarak gerçekleştirdiği ankette vatandaşlar ülkenin durumunun daha da kötüye gideceği yönünde görüş belirtti. Sadece 17.47% oranında bir kesimin toplumda işlerin doğru bir yönde gittiğini ortaya koydu, ülkede ekonomik durumun 2 sene içerisinde daha iyiye gideceğini düşünenlerin oranının ise sadece 12.9%
Ankette Cumhurbaşkanına güvenin 19.5%, Hükümete güvenin 17.5% ve meclise güvenin 20.2% olması bir realiteyi.adeta tesciller gibiydi.Bu araştırmanın ortaya çıkardığı sonuç ise her 5 kişiden 4’ünün ülkeyi yönetenlere güvenmediği gerçeğiydi.. Ankete katılanların yarısı, “bu ülkede yaşanmaz” kanaatine hakim. Araştırmanın bir başka hakim görüşü en büyük sorunlar arasında görülen ‘yeteneksiz ve beceriksiz liderler’ ve ‘yolsuzluk’ konuları.. Söz konusu araştırmaya 500 kişi katıldı ve fakat ülke genelinde de maalesef ortaya çıkan bu sonuçlar yaygın bir görüş olduğu gerçeği herkesin malumudur. Bu vakitten sonra ne yapılabilir ya da bu yanlışlar nasıl doğruya evrilebilir konusu elbette yaşamsal öneme haiz bir konudur. Lakin ondan önce ülkede çürümüşlüğü getiren yapıyı tartışmak gerekiyor. Elbette bu yapı bir günde oluşmadı. 50 yıldır oluşan, kemikleşen ve ülkeyi bataklığa dönüştüren halkını umursamayan mevcut sorunları çözemeyen, var olan sorunlara yeni yeni sorunlar katan bir yapıdan bahsediyorum. Bu yapının içinde sözde iktidar ve sözde muhalefe tarafları var.
Lakin gel gelelim hergün canımızın yandığı,değerlerimizin yitirildiği,toplumsal bütünlüğümüzün ortadan kaybolduğu doğup büyüdüğümüz bu topraklara yabancı oluyoruz. İktidar ve onlara muhalefet edenler ise sadece koltuk kavgasının peşinde. İktidar olanlar gerçekle bağdaşmayan ve aslında gerçek olmayan icraatları “ Şunu yaptık bunu ettik” genişliğinde halka sunarken , onlara muhalefet edenler de “biz gelince” diye kurulan cümlelerin derinliğinde iktidar olmanın hırsı ile altı boş cümlelerle zamanımızı heba ediyorlar.