Mücadele Meclis ile sınırlı kalmamalı..
Lakin Meclis’te yaşananları bugün görmezden gelip nemelazımcılık yaparsak tarih bizi kara sayfalarında yazacak.
Zira bugün Meclis’te yaşananlar basit bir seçim ve haliyle politik bir sorun değildir. Nitekim bugün iktidar kanadının ısrarla yapmaya çalıştığı oldu bitti Anayasanın ve hukukun ayaklar altına alınmasıdır.
Peki kimler yapıyor bunu? Sözde ülkeyi yönettiklerini düşünenler. Değerli arkadaşlar bugün demokrasilerin gerçek anlamda hayat bulduğu ülkelerde devlet işleyişinde böylesi bir durumun yaşanması asla mümkün değildir.
Burada yapılan ise kuvvetler ayrılığının en önemli unsurlarından birinin ve denetim ve denge mekanizmasının hiçe sayılarak demokrasi zeminin bertaraf edilmesidir. Hoş halihazırda demokrasi kültürünün erozyona uğratıldığı evrensel değerlerin elsamesinin bile okunmadığı her yıl kendini biraz daha hissettiren normal olmayan anti demokratik koşulların giderek yoğunlaştığı bir ülke haline getirildik.
Bu durum hiçbir şekilde gelecek için ve dahi gelecek nesiller için iyi yönde sinyaller vermiyor. Nitekim üst akıl diye konumlandırılan otoritenin dayatmacı, müdahaleci ve hukuksuzluğun giderek olağan hale geldiği bir anlayış ve yapı ile maalesef karşı karşıya olduğumuz müddetçe bütün bu yaşananlara refleks gösterip tepki vermek elzem bir durumdur. Meclis’te haftalardır yaşananları aklı başında vicdan sahibi demokrasiye ve etik değerlere inancı tam olan kişiler elbette ortada bariz şekilde duran bu sorunu görmezden gelemezler.
Zira burada mevzu bahis olan konu yaşan anomali durumu olağan hale getirmeye çalışanların dimdik karşısında duracak ve Anayasa tanımamanın,hukuku kendine göre yorumlamaya kalkanların hadsiz tavırlarına demokratik koşulların elverdiği bütün enstrümanlarla müdahale etmektir.
Meclis’teki muhalif kanadın Meclis içinde verdiği mücadelenin çoğaltılması ve desteklenmesi gerekmektedir. Hukuksuzlukları normalleştire normalleştire geldiğimiz bu noktada artık yürünecek yol kalmamıştır.
Ya direnmeye devam edecek ve bu mücadeleyi azaltmak yerine çoğaltacağız, ya da ‘sorun büyümesin’ düşüncesiyle sesimizi kesip sadece izleyeceğiz, başımıza gelen her türlü hukuksuzluğa da sonra sitem etmeyeceğiz. Konu aslında bu kadar basit, ortaya çıkan sorun da bu kadar hayatidir!