Sorumsuzluk hat safhada…

Şehirlerarası yollar bakıma muhtaç mı? Evet..

Yeterli aydınlatmadan yoksun mu? Evet..

Yollarımız da yol güvenliği var mı? Yok..

Bunlar devletin sorumsuzluğu.. Lakin meydana gelen trafik kazalarında kişi hataları başı çekiyor. Yani buna sorumsuzluk da diyebiliriz.. Araç kullanırken dikkat dağıtacak eylemlerde bulunmak..

Nasıl? Araç kullanırken cep telefonu ile konuşmak ve veya cep telefonu ile uğraşmak, araç kullanırken yiyip içmek, araç kullanırken kurallara uymamak ki aşırı sürat ve alkollü içki içtikten sonra araç kullanmak bunların en başında gelenlerdir.Dolayısıyla evet yollarımız kötü, evet karanlık basınca neredeyse hiçbir güzergahta yeterli aydınlatma yok, hatta hiç yok..Bütün bunlar elbette yaşanan kazalarda etkili sonuçlardır.

Lakin kişi hatası ve sorumsuzluğu da bu kazaların en büyük nedenleridir.İnsanlar bu zincirleme olumsuzluk yüzünden ölüyorlar.. Yani değerli dostlar bunun ötesi yok. Ölümle sonuçlanan bir sonuçtan bahsediyoruz, telafisi asla mümkün olmayan bir yaşanmışlıktan.Savaşlarda verilmeyen kayıpları biz bu küçücük adada birtakım kişilerin sorumsuzluklarından dolayı yaşıyoruz.

Devletin üstüne düşeni yapmadığı için ( bozuk yollar, aydınlatmadan yoksun yollar)  yaşanan her kazada sorumluluğu elbette var.Lakin bireysel hatalarından dolayı yaşanan kazalara sebebiyet veren kişilerin bu anlamda sorumluluğu iki kat daha fazladır. Trafik bilinci oluşturmak etkin bir devlet politikası haline getirilmeli ve bunun için de eğitime ağırlık verilmelidir.