Bütün çocuklar kardeştir…
Perşembe akşamı Gaziveren’deydim.
Gaziveren Anaokulu’nun yıl sonu müsameresi, sergi ve mezuniyet töreni vardı.
Tam bu noktada ‘Bir anaokulunun yıl sonunda bu başlık altında düzenlediği etkinlik bütünlüğünün ne önemi ya da ne farkındalığı olabilir ki?’ sorusunu aklınıza gelebilir.
Böyle bir sorunun aklınıza gelmesi çok doğal.
Geçen yıl da davet alıp katılmıştım.
Bu yıl da yoğunluğun içinde fırsat yaratıp gittim.
***
Öğretmen kökenliyim.
Öğretmen kolejinde okurken, hocalarımızın neredeyse tümünün kullandığı bir cümle vardı: ‘ İmkansızlıklar içinde en büyük imkan öğretmenin kendisidir.’
O zaman okullarda olanaklar çok sınırlıydı.
Öğretmen kırılan sırayı, sandalyeyi, camı tamir etmeyi bilecekti.
Kilit bozulursa, kilidi de değiştirecekti.
Öğretmenin görevi, okulla sınırlı da değildi. Okuma yazmanın yeterli orana ulaşmadığı, yıllarda öğretmen mektupları okur, mektuplara yanıt yazardı.
Bütüne meslekler, sevgi ile yapıldığı zaman verimli olunur. Bu bağlamda bir tek mesleği ‘ Sevgi mesleği’ olarak tanımlamak kolay değil.
Öğretmenlik, sevgiyle yapılması gereken tek meslek olmasa da başarı için sevginin koşul olduğu bir meslektir.
***
Pek çok neden yeni nesil öğretmenlerin, meslek sevgisini zaman zaman yıpratsa da, öğretmenliği kutsal bir meslek olarak yapan genç kuşak öğretmenlerimiz azımsanmayacak sayıda vardır.
Nadir Denizer, Gaziveren Anaokulu’nun müdürüdür.
Başarılarını duyuyordum. Ancak aile yakınları aracılığıyla geçen yıl ki yıl sonu etkinliğini izleyince, bir öğretmenin, bir okul yöneticisinin nasıl imkan yaratarak başarılı olduğunu tanık olarak anlamış ve kutlamıştım.
Başarıda istikrar çok önemlidir.
Perşembe akşamı gittik, izledim ve kanaatin perçinlendi.
***
Biraz iddialı olacak ama, özel okullar ve olanakları çok daha fazla okullar dahil, Gaziveren Anaokulu’nun yıl sonu etkinlik bütününü kolay kolay yapamaz.
Her şeyden önce etkinlik sadece, öğrenci ve ailelerini hedeflemiyor. Gaziveren köyünün en önemli sosyal etkinliklerinden biri hatta en başta olanı olarak gerçekleşiyor.
Hiç kuşkusuz başarı tek başına Nadir Denizer’in eseri değil. Okulun öğretmenleri de en yüksek gayretle görevlerini yapıyor.
Ailelerle konuştum, tümü anlaşmış gibi benzer övgü dolu sözcüklerle duygularını aktardı.
***
Etkinlik nedeniyle okulun bahçesinde profesyonel etkinliklere uygun sahne kuruluyor.
Tüm minikler oynayarak eğlenerek, gösterilerini sunuyor.
Bu yıl Şehit Hüseyin Ruso Ortaokulu öğrencileri, Güzelyurt’tan çok başarılı bir dans grubunun gösterileri vardı. Oğulcan Başarı’nın konseri herkesi yerinde oynattı.
***
Nadir Denizer’e duygularını özetlemesini istedim.
İşte Nadir Denizer’in özetlediği duygular:
‘ 1968 yılında Gaziveren’de çok çocuklu bir ailenin çocuğu olarak dünyaya geldim, içinde bulunduğumuz maddi zorluklar ve kalabalık nüfusumuz içimde varılan ideallerimden vazgeçmeme sebep olmadı.
Yıl 1990, meslek hayatımın başlangıcı… Küçük 22 yaşında masum bir kız çocuğu olarak göreve başladım. İçimde sonsuz heyecanla, ilk görev yerim, kendi doğup büyüdüğüm köyüm oldu. Köyümü ve köylülerimi hep çok sevdim ve severek 3 yıl geçirdim derken, naklim Güzelyurt Barış ilkokuluna çıktı. 23 yıl orada çalıştım… 13 yılı öğretmenlik, 10 yılı müdür muavini olarak görev yaptım.
Sonra Gaziveren’de öğretmen sayısının az olmasından dolayı, Müdür Muavini sıfatıyla atandım aradan 23 yıl geçmesine rağmen, içimdeki heyecan ilk günkü gibi… köyüme 23 yıldan sonra gelmek, beni çok heyecanlandırmıştı.
Kendi okulumda, önce öğrenci daha sonra öğretmen şimdi ise, bir yönetici sıfatında olmak benim için paha biçilmez bir gururdur.
Köye geldiğim zaman okulu toparlamak benim için zor olmadı. Köyümü çok sevmiş olmam, onların da bana sundukları güven ve sevgiyle bugün 33. Yılımdayım…
Köyümün geçmişi, hem tarihi, hep spor kulüplerinin başarısı, hem de geçmişte yapılan festivaller açısından, önemli bir yere sahipti.
Uzun bir aradan sonra köye gelmiş olmam, bu ruhu tekrardan canlandırdık. Küçük bir okul müsameresiyle başladık , giderek hayallerimizle birlikte hedeflerimiz de büyüdü. 11 yıldır 11. sini düzenlediğimiz Gaziveren Anaokulu Yıl Sonu Şenlikleri köyümün ve bizi seven güzel yürekli insanların katkılarıyla festival tadında devam etmektedir.
Köyümüzün turizm bölgesi olarak ilan edilmesinden sonra nüfus çeşitliliği de artmaktadır.
Bugün yaşanan bu çeşitlilik, okulumuzda gözle görülmektedir. Nijerya, Pakistan, Rus, T.C kökenli öğrenciler ile birlikte olmak ayrı bir haz ve zenginliktir.
Dilimizi bilmeden okula başlayan öğrencilerimizin yılın sonunda Türkçe
konuşmaları bizleri gururlandırmaktadır. Bu durum, çocuk gözünde, dil din ırk ayrımı olmaksızın yaşamanın en güzel örneğini bizlere sunmaktadır.
Bütün çocuklar kardeştir.
Bizler Gaziveren Anaokulu olarak, Lefke Avrupa Üniversitesi Eğitim Fakültesi öğrencilerine, Cengiz Topel Endüstri Meslek Lisesi öğrencilerine, ayni zamanda çıraklık eğitimi veren okullarımızın öğrencilerine staj uygulamasında ev sahipliği yapmaktan gururluyuz.
Özellikle 4 yıldan beridir okulumuzda yardımcı öğretmen stajını tamamlayan down sendromlu İmgemizin sınavını başarıyla vermiş olması ve belki de bir yıl sonra başarıyla çalışacak olması da okulumuzun üstlendiği misyonların en güzel örneğidir.
Bir kara sevdadır öğretmen olmak… Hiç düşündünüz mü neyin sevdasıdır bu? Ne ile açıklanabilir almadan vermek, verdikçe çoğalmak çoğaldıkça yaşamı kucaklamak… Yüzlerce çocuğa aklımızı, düşlerimizi hayallerimizi açmak neyin karşılığıdır?
Hayır, zor değil aslında bir sözcük tüm bunları anlatır “öğretmen” şartlar ne olursa olsun hayatta aşamayacağı engel yok. İyi ki Gaziveren’de doğdum iyi ki Gaziverenliyim ve iyi ki doğum büyüdüğüm yere hizmet veriyorum.’
