Hristodulidis; görüşmeden değil, anlaşmaktan korkuyor…

Rum Yönetimi Başkanı Hristodulidis için ‘Küçük Tasos’ diyenler var.
Annan Planı referandum sürecine zarar veren dönemin başkanı Tasos Papdopulos olsa bile, en kaypak, güven vermekten en uzak lider olarak Anastasiadis’i görürüm.
Hristodulidis’in izlediği politikaya bakarsanız, Küçük Tasos değil, Küçük Anastasiadis demek çok daha doğrudur. Uzun yıllar Dışişleri Bakanlığı yapsa da, uluslararası diplomasiden, sorunların çözümüyle ilgili en küçük yetenek geliştirmesi göstermemiştir.
Samimiyetten uzak, yaklaşımlarını, politikalarını, aklınca kamuflajla örtmeye çalışmaktadır.
Müzakereler araçken, Hristodulidis müzakereleri amaç haline getirmiştir.
Hayatı boyunca çözüme karşı olmuş, kritik eşiklerde müzakere masasının devrilmesi için korkusuzca tekme atmıştır.
Korkusuzca masaya tekme atan Hristodulidis, çözüm konusunda, asla cesaret göstermemiştir.
***
Baf’ta gazetecilerin sorularını yanıtlayan Nikos Hristodulidis, BM Genel Sekreteri’nin Kişisel Temsilcisi Maria Angela Holguin’in muhtemelen Haziran ayının ilk yarısında Antonio Guterres’i Kıbrıs sorunu konusunda bilgilendirmek üzere New York’a gideceğini söyledi.
Ve kendini ele veren sözleri: “Kendi adımıza, diyaloğa hazır olduğumuzu, görüşmeye hazır olduğumuzu, diyalogdan korkmadığımızı ve diyalog konusunda endişeli olmadığımızı bir kez daha tekrarlamak isterim. Ne istediğimizi biliyoruz, nereye gitmek istediğimizi biliyoruz ve Türk tarafından olumlu bir yanıt gelmesini ya da bizzat Genel Sekreter’den bir davet gelmesini umuyoruz.”
Nikos Hristodulidis, Holguin’e görüşmeye hazır olduğunu ilettiğini belirtti.
Kıbrıs Türk tarafından herhangi bir yanıt gelip gelmediği sorusuna Hristodulidis, şu ana kadar yeni bir bilgi ya da kamuoyuna açıklayabileceği bir şey olmadığını söyledi.
Nikos Hristodulidis, Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Yunanistan Başbakanı Kiriakos Mitsotakis arasındaki görüşmenin ardından Mitsotakis tarafından bilgilendirildiğini de şu sözlerle ifade etti: “Yunanistan Başbakanı tarafından Türk tarafıyla yapılan en son temasta, neler konuşulduğu hakkında bilgilendirildim.”
***
Hristodulidis’in samimiyetten uzak politikasını teşhir etmek, Türk tarafının stratejik hedeflerinden biri olmalıdır.
Müzakerelerin başlamasını ister görünen aslında ciddi bir müzakere sürecinde panik yapacak düzeyde korkan Hristodulidis’tir..
Türk tarafının, müzakerelerin başlamasına yönelik, koşul nitelikli yaklaşımları, Hristodulidis’in örtülü sevincine kaynak oluyor demek, çok da yanlış sayılmaz.
Mevcut statükonun devamında Hristodulidis’e göre Rum tarafı kaybetmiyor.
Müzakere masası kurulup, çözümü engelleyen esas taraf olduğu ortaya çıkmadan, hep hükmen kazanan taraf olacaklarını da bilmez değiller.
***
Eylül ayına kadar özellikle ağustosun ikinci yarısından başlayarak Kıbrıs sorununda bir hareketlilik olabilir.
Oturup beklemeden daha aktif olmayı başarmalıyız.