Guterres’in önerisi konusunda tartışmalar sürüyor

Lefkoşa, 30 Nisan 24 (TAK): Rum Yönetimi Başkanı Nikos Hristodulidis’in geçen günlerde “BM’nin gerek Genel Sekreter Antonio Guterres gerekse Kişisel Temsilci Maria Angela Holguin düzeyinde yeni bir üçlü ya da beşli görüşme için çalıştığını” ileri sürmesinin ardından, konuyla ilgili tartışmalar sürüyor.

Alithia gazetesi, “Nikolas da Guterres’in Önerisini Görmedi- Öneri Yok Sadece Toplantıyla İlgili Nabız Yoklama Var- Nikos Hristodulidis Oyun Bile Olmadan Suçlama Oyunu Oynuyor” başlıklarıyla manşete çektiği haberinde, Rum Yönetimi Başkanı Nikos Hristodulidis’in izlenim yaratma oyunlarının yine ortaya çıktığını yazdı.

Hristodulidis’in ulusal konsey toplantısının ardından, ulusal konsey toplantısında konuşulanların basına sızdırılmasından ötürü hayal kırıklığı ifade ederek bunun ciddiyet göstergesi olup olmadığını sorduğunu anımsatan gazete, ancak sızıntıların bizzat başkanlıktan kaynaklandığının ortaya çıktığını belirtti.

Yalnızca Hristodulidis ile Hristodulidis’in çevresinin Guterres’in öneri sunduğunu savunduğunu yazan gazete, Ulusal Konsey’in geri kalan katılımcılarının ise herhangi bir öneri olmadığı, fakat sürecin yeniden başlaması için bir nabız yoklaması yapıldığı veya senaryolar tartışıldığını anladıklarının ortaya çıktığına işaret etti.

Gazeteye göre DİKO Başkanı Nikolas Papadopulos da konuyla ilgili açıklamasında, “bazı basın yayın organları tarafından sunulduğu üzere, BM Genel Sekreteri kanadından öneriler olduğunu söyleyecek kadar ileriye gidemeyeceğini” dile getirdi.

Papadopulos, Hristodulidis’in bir öneriye atıfta bulunduğunu ve bu yüzden kendisine hangi öneriyi kabul ettiğinin sorulması gerektiğini söyledi.

Gazete iç sayfadan yer verdiği haberinde de Hristodulidis’in Guterres’in önerisi konusunda yine manipülatif türden izlenim yaratma oyunları oynadığının görüldüğünü ve gerek iç cephede gerekse KKTC’de yeni bir kriz yaşanması tehlikesi bulunduğuna işaret etti.

Ulusal Konsey’in geçen cuma yapılan toplantısının ardından bazı basın yayın organlarının Hristodulidis’in kabul ettiği sözde öneri konusunda ifşaatlarda bulunduğunu yazan gazete, Ulusal Konsey’den sızan bilgilerin BM Genel Sekreteri Guterres’in Hristodulidis’e Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’la üçlü bir görüşme veya beşli bir görüşme yapılmasını kabul edip etmeyeceğini sorduğu yönünde olduğunu anımsattı.

Gazetenin günler öncesinde ve Hristodulidis’in öneriyi kabul ettiğine dair açıklamasının ardından Hristodulidis’e herhangi bir öneride bulunulmadığını yazdığı belirtilirken, elde edinilen bilgilere göre gerçekleşen şeyin iki liderin üçlü bir görüşme yapılmasını istemesi durumunda BM Genel Sekreterinin buna hazır olduğunu ifade etmesi olduğunu vurguladı.

Gazete yapıldığı iddia edilen öneriyle ilgili ifşaatların ardından Ulusal Konsey’de neler söylendiği ve önerinin neler içerdiğini sormak için parti başkanlarıyla iletişime geçtiğini ve temasa geçtikleri herkesin “bizim anladığımız şekilde hiçbir öneri yapılmadığını söylediğini” belirtti.

Nasıl ilerleneceği konusunda prosedürel nitelikli bir nabız yoklaması yapıldığının görüldüğünü ve bu çerçevede üçlü bir görüşme yapılması ihtimalinin de ele alındığını yazan gazete, Rum Yönetimi Başkanı Hristodulidis’in beşli bir görüşmeye de hazır olduğunu ifade ettiğini kaydetti.

Gazeteye konuşan istisnasız tüm parti başkanlarının Ulusal Konsey’in “sessizlik kuralına” saygı gösterdiklerini, ancak Guterres’in önerisi konusunda basına sızanları yorumlamakla yükümlü olduklarını vurguladıklarını ileten gazete, DİKO Başkanı Nikolas Papadoulos’un açıklamalarının da aynı çizgide olduğunu ifade etti.

Açıklamasında bazı basın yayın organları tarafından sunulduğu üzere, BM Genel Sekreteri kanadından öneriler olduğunu söyleyecek kadar ileriye gidemeyeceğini ifade eden Papadopulos, anladığı kadarıyla sürecin nasıl ilerleyebileceğine ilişkin bazı olası senaryoların ele alındığını ifade etti.

Açıklamasında Kıbrıs Türk tarafının diyaloğa girmeyi tamamen reddetmesinin ortak payda olduğunu anladığını da ileri süren Papadopulos, sözlerinin devamında Hristodulidis’in bir öneriye atıfta bulunduğunu ve bu yüzden hangi teklifi kabul ettiğini söylediğinin kendisine sorulması gerektiğini ekledi.