Ersin Tatar Neden Kaybetti..?

Bu soruyu “kim kaybettirdi” şeklinde soranların sayısı da az değil.
Çok farklı yorumlanan bir konuyu kaleme alacağız bugün.
Beş yıl önce kazanırken sağ ittifak yoktu. Siyasetin sağ şeridinde daha fazla dişli aday verdı. Ama yine de kazandı.
Fakat aynı şekilde beş yıl önce sol şeritte de dişli adaylar verdı.
Bu seçim siyasetin her iki yelpazesi de tek aday ile yarıştı.
O nedenle de bu ayrıntıyı karşılıklı olarak eledik. Kazandıran ya da kaybettiren nedenler arasında değil.
Öncelikle Ersin Tatar’ın beş yıllık görev süresine bakmalıyız.
Tatar gerçek anlamda liderlik rolünü üstlendi mi..?
Yoksa bunu hükümetin başına mı bıraktı..?
Bu noktada her iki makamın da birbiriyle çakışmadan çalışmasının mümkün olduğunu söylemeliyim.
Hele ki her ikisinin de aynı partiden olduklarını düşündüğümüzde.
Ama Tatar bunu yapmadı ve kendisini aslında hareket olmayan Kıbrıs konusuna hapsetti.
Böyle olunca da halktan kopuş yaşadı.
Evet, yanlış okumadınız, halktan kopuş dedim.
Şimdi bir çok kişi sürekli gezen bir cumhurbaşkanının nasıl olur da halktan kopmakla suçlanacağını sormuştur mutlaka.
Anlatayım…
Tatar cumhurbaşkanı görevi süresince en iyi bildiği konu olan ekonmiye ilişkin olarak bile aksiyon almadı.
Hükümetle istişare haline girmedi.
Diğer konularda da benzer tavırlar takındı.
Oysa oluşturacağı ekipler vasıtasıyla hükümete alternatif öneriler yaratabilirdi.
Bunu yaparak hem hükümetin önüne alternatifler sunmuş olacaktı hem de kamuoyu nezdinde olumlu bir bakış açısını yakalamış olacaktı.
Ama yapmadı ve seçim zamanını bekledi.
Ne zaman ki rakibi Erhürman bu konularda öne çıkmaya başladı, o da yöneldi.
Ama geç kaldı.
Önceden çözüm önerileri yaratmak yerine sorunlara dahil olmayı tercih etti.
Dıştan bakıldığında Kıbrıs konusunun belirleyici olduğunu söyleyebiliriz.
Ama tam olarak öyle değil.
Vatandaş oyunu verirken güncel konulara yakınlığını gördüğü ismi tercih etmiştir.
Tatar bu konuda çok fazla yara almış ve aldığı bu yaralar da kendisine seçimi kaybettirmiştir.
Şimdi gözler üzerine çevrildi.
UBP ile nasıl bir ilişki içerisine girecek..?
Önceden hem genel başkanlığı hem de başbakanlığını yürttüğü partisinden ne kadar uzak kalabilecek..?
Bunu da yarın konuşuruz…