Gaz Pedalı Arıklı’da, Peki Fren Kimde..?

Yeniden Doğuş Partisi Genel Başkanı Erhan Arıklı son dönemde ülke gündemine hakim olan tek kişi.
Buna sanırım itiraz eden çıkmaz.
Arıklı yaptığı açıklamalarla sürekli konuşulan kişi olmayı başardı.
Sabah uyanan herkes ilk iş olarak eminim ki onun sosyal medya hesabına bakıyor.
Bakalım bu sefer neler yazmış diyerek çoğumuz göz atıyoruz.
Siyasette görünür olmak temel bir hedeftir.
Bir siyasetçi eğer ortada yoksa iki ihtimal söz konusudur.
Ya söyleyecek bir sözü yoktur, ya da susmasını gerektirecek kadar bir büyük hata yapmıştır veya kabahat işlemiştir.
O yüzden siyasiler sürekli olarak gündemde kalmaya çalışır.
Erhan Arıklı bunu bir adım öteye taşıdı ve sadece gündeme gelmekle kalmadı gündemi belirleyen isim oldu.
Sosyal medyayı en aktif kullanan siyasilerimizden olan YDP Genel Başkanı, özellikle okullarda başörtüsü meselesiyle zirveye oturdu.
Ve görünen odur ki inmeye de pek niyeti yok.
Bu durumun kendi seçmen kitlesi üzerinde olumlu bir etkisi olduğuna inandığı içindir ki sürekli gaza basıyor.
Ama peki ya fren..?
Gazın yanında bir de fren pedalı var, hepimizin malumu.
Gaz pedalı ulaşımı sağlarken fren hayatta kalmaya yarar.
Yoksa ya bir duvara toslarız ya da bir şarampole yuvarlanırız.
Frene basmazsak kaza yapacağımız garantidir.
Sayın Arıklı sürekli gaza basıyor ama fren yok..!
Ya tercih etmiyor, frene basmak gibi bir niyeti yok, ya da fren bir başkasında.
YDP Genel Başkanı da ona çok güveniyor ki sürekli gazı köklemekte.
Biliyor ki yeri geldiğinde ayağı frenin üzerinde olan o kişi frene basacak ve kazayı önleyecek.
Peki acaba kim olabilir bu kişi..?
Ya da, gerçekten böyle birisi var mı ve gerektiğinde frene basacak mı..?
Umarım vardır. Çünkü şu ana kadar Erhan beyin fren gibi bir niyeti olmadığını gördük.
Çıkıyor ve gaza basıyor. Ortam yükseliyor.
Bu yükselme ne kadar işine yarayacak o da ayrı bir konu.
Bunun ilk sınavı Ekim ayında olacak.
YDP kendi adayı ile olsun, ya da desteklediği adayla bu sınava girecek.
Gaza basma taktiği ne kadar işe yaramış, o gün hep birlikte göreceğiz.
Kazasız belasız bir şekilde o güne ulaşabilirsek eğer…