27 Şubat 2025, Türkiye’de milat olsun…
Türkiye’nin yaşadığı sıkıntılar, demokrasisinin toplam kalitesi, ekonominin istikrarıyla ilgili söylenenler ne olursa Kıbrıslı Türkler, Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin güçlü olmasını ister.
Türkiye’nin güçlü olmasını isteyen bir başka ülke var mı?
Azerbaycan’ı bile Türkiye’nin güçlü olmasını istemeye çok çok yakın ülke olarak görüyorum. Azerbaycan, farklı ilişkileri zaman Türkiye bağını, kısa vadeli de olumsuz etkiliyor.
Türkiye’nin gücünden yararlanma hesabı içinde olan ülkeler bile, Türkiye’nin dış saldırılardan umursamaz bir güce sahip olmasını istemez.
Türkiye hemen hemen hiçbir sorununda, uluslararası dayanışmayı eksiksiz görmedi, yaşamadı.
***
Türkiye’yi hedef alan terör örgütleri dendi mi akla ilk ASAL VE JCAG isimli Ermeni terör örgütleri gelir.
Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanlığı, İletişim Başkanlığının resmi internet sayfasındaki verilere göre, ASALA ve JCAG gibi Ermeni terör örgütleri tarafından 1970’ler ve sonrasında düzenlenen saldırılarda, 31’i diplomat ve onların aile mensupları olmak üzere 58 Türk vatandaşı şehit olurken; toplamda 77 can kaybı yaşanmış, çok sayıda kişi de yaralanmıştı.
Yunanistan merkezli 17 Kasım Terör Örgütü ve devamında PKK, DHKP-C, El Kaide, DEAŞ ve FETÖ… Daha unutup yazmadıklarım olabilir.
Acı olan Türkiye’ye yönelik terör saldırıları düzenleyen örgütlerin arkasında, Türkiye’nin stratejik müttefik gördüğü ABD gibi ülkeler olmuştur.
***
27 Kasım 1978’de Lice’nin Fis köyünde kurulan Kürdistan İşçi Partisi (Partiya Karkerên Kurdistanê) PKK, Türkiye’yi en uzun süre çok yönlü meşgul eden terör örgütüdür.
“Örgütün ilk dönemlerinde suikast eylemleri önemli yer tuttu.
PKK’nın ilk ses getiren silahlı eylemi, 1979’da Bucak aşiretinin eski liderlerinden, dönemin Adalet Partisi milletvekili Mehmet Celal Bucak’a saldırmak oldu.
Örgüt bu dönemde ayrıca bölgede faaliyet gösteren rakip Kürt örgütleri ve Türk solundaki örgütlerle de çatışmalar yaşadı.”
***
PKK 47 yıldır, Türkiye’ye zarar veriyor.
PKK ile mücadelenin Türkiye’ye maddi bedeli de çok ağır olmuştur.
Merkezi Londra’da bulunan Demokratik Gelişim Enstitüsü (Democratic Progress Institute) için 2021 yılında bir rapor hazırlayan Araştırmacı ve yazar İzzet Akyol, raporunda, Türkiye’nin Kürt sorununun çözümünde güvenlikçi politikaları tercih etmesi nedeniyle son 40 yılda 3 trilyon dolar kaybettiğini yazmıştı.
2021’e dört yıl daha eklemek, en az 250 milyar dolar daha eklemektir.
Verilen şehit ve yitirilen canların ise değeri para ile ifade edilemez.
***
Türkiye’nin PKK’nın feshi ve Kürt sorununun çözümü Türkiye için yaşamsal önem taşıyor.
PKK lideri Abdullah Öcalan’ın dün İstanbul’da okunan çağrısında örgüte kendini feshetmesi çağrısı yapması tarihi önem taşımaktadır.
Abdullah Öcalan çağrı yaptı. Önemli olan PKK ve paralelindeki Kürt terör örgütlerinin çağrıya uymasıdır.
Çağrı sonrası AKP Genel Başkan Vekili Efkan Ala’nın değerlendirmesini gerçekçi ve olumlu buldum: “Çağrının özü silahların bırakılması ve terör örgütünün kendisini feshetmesi. Özü bu. Biz de sonuca bakarız. Tabii bu sonuç gerçekleşecek mi, buna bakacağız Türkiye olarak. Sayın Cumhurbaşkanımızın başından beri, ilk hükümeti kurduğu andan itibaren Türkiye’de terörle mücadelede nasıl bir politika izlediği bütün dünya tarafından biliniyor. O zamandan beri kararlı bir biçimde terörü Türkiye’nin gündeminden çıkarma konusunda yapılması gerekenleri yaptı. AK Parti bütün bu süreçlerde gerçekten ciddi inisiyatifler aldı. En son çağrıya ilişkin de söyleyeceğimiz şey sonuca bakmalıyız, sonuca odaklanmalıyız.”
***
27 Şubat 2025, Türkiye’de milat olsun… Türkiye, terör belasından, ilkeli, devlet bütünlüğüyle güçlü bağı olan anlaşma ve yasal düzenlemelerle kurtulsun… Farklı sesler, cesareti kırmamalı.
