Dünya

Fransa’da yeni başörtüsü yasakları Müslüman kadınların özgürlük alanını daraltıyor

Fransa’da Müslüman kadın hakları savunucusu sivil inisiyatif Khlass Les Cliches’in kurucusu Rani Belkhy, meclise sunulan “spor müsabakalarında dini sembol bulundurma” yasağının özellikle Müslüman kadınları hedef aldığını, onların sosyal hayata ve spora erişimine büyük engel teşkil edeceğini söyledi.

Fransa’da 2004’te kamu çalışanlarına yönelik başlatılan başörtüsü yasağının, eğitim kurumlarına, profesyonel ve amatör spor müsabakalarına kadar genişlemesi büyük tepkilere yol açtı.

Ülkede havuzlara başörtüsü ve haşemayla girişin uzun yıllardır engellenmesine ek olarak yeni yasayla tüm amatör spor dallarına genişleyecek yasak, başörtülü kadınların bireysel özgürlükleri ve temel haklarına tehdit olarak algılanıyor.

Yasa teorik olarak spor müsabakalarında dini semboller takanları hedef alsa da pratikte en çok başörtüsü takan kadınlara yönelik olduğu ve onların spora katılımını engelleyeceği değerlendiriliyor.

“Bu aslında bireysel özgürlüklerin önünde büyük engel”

Khlass Les Cliches inisiyatifi kurucusu Rani Belkhy, AA muhabirine, en temelde Müslüman kadınların toplumsal görünürlüğünü hedef alan başörtüsü yasaklarının tüm alanlara genişlemesinden endişe ettiklerini söyledi.

Ayrımcılıkların hepsine karşı olduklarını vurgulayan Belkhy, “Fakat sizin de bildiğiniz gibi Fransa’da özellikle Müslüman kadınlar çok fazla İslamofobi olayıyla karşılaşıyor. Bu tür ayrımcılıkların merkezinde hep Müslüman kadınlar oluyor. Son çıkan yasa da özellikle başörtüsü takan kadınları hedef alıyor. Şimdiye kadarki tüm yasaklarda da öyleydi. Hristiyanlığa ait ögeler taşıyan, hatta büyük dövmeleri olan futbolcular var mesela ama bunların tartışma konusu olduğunu hiç görmedim.” diye konuştu.

Yasağın büyük özgürlük ve demokrasi tartışmalarını da beraberinde getirdiğini anlatan Belkhy, “Müslüman kadınların toplumsal alanda varlığı, özellikle spor alanında ama yakında belki genelleştirerek tüm sosyal alanlarda, giderek kısıtlanmaya çalışılıyor. Bu yasanın temel hedefi de bence bu görünürlük. Bu yasa bize 2004’te, okullarda başörtü ve dini simgelerin takılmasını yasaklayan yasayı hatırlattı. O günden bugüne görüyoruz ki bu yasaklar başörtüsü takmak isteyen öğrencilere karşı bir ‘cadı avı’ olarak görüldü. Hiçbir zaman haç taşıyan ya da kipa takanların bu kapsamda değerlendirildiğini duymadık.” ifadelerini kullandı.

Belkhy, Olimpiyat Oyunları’nda uluslararası alanda başörtülü Müslüman atletlere yasak koyan tek ülke olan Fransa’nın bu kararının alay konusu olduğunu anımsattı.

Khlass Les Cliches Kurucusu Belkhy, yasanın yarattığı tedirginlikle ilgili şunları kaydetti:

“Amatör spor yapanlar bile başörtüsü takamayacak. Bu aslında bireysel özgürlüklerin önünde büyük engel. Bu durum zaten ırkçılığa uğrayan ve spora başlamak isteyen Müslüman kadınların cesaretini kıracak. Bu, bana daha önce havuzlara gelen yasağı hatırlattı. Fransa’daki havuzlara başörtüsü takan kadınların girmesi uzun yıllardır yasak ve bu yasak belki tüm sporlarda olacak şekilde genişletilecek. Bu tamamen bir distopik bir durum. Bu, fiziki ve zihinsel sağlığımız açısından en önemli etmenlerden spora ulaşmamızın engellenmesi anlamına geliyor. Müslüman kadının bedeni her defasında bir tartışma ve yasak nesnesi haline geliyor.”

Fransa’da başörtüsü yasağı

Fransa’da kamu çalışanlarına yönelik başörtüsü yasağı, 2004’ten itibaren ilk ve ortaöğretim seviyesindeki öğrenciler için de uygulanmaya başlandı.

Peçe, kamusal alanda 2010’da tamamen yasaklanırken, bunu uygulamayanlara 1500 avro para cezası getirildi.

Ayrıca, ülkede okul gezilerine katılan annelere de başörtüsü yasağının uygulanması gündemde.

Fransa’da 2007-2012 yıllarında cumhurbaşkanlığı yapan Nicolas Sarkozy’nin son görev yılında okul gezilerine refakat eden annelere de başörtüsü yasağı getiren genelge yürürlüğe girdi.

Tartışılan genelge, Aralık 2013’te Danıştayın başörtülü anneler lehine karar vermesiyle yürürlükten kaldırıldı.

Son olarak Parlamentonun üst kanadı Senato, 18 Şubat’ta spor müsabakalarında başörtüsü yasağını öngören yasa tasarısını kabul etti.

Tasarının yürürlüğe girebilmesi için önce Parlamentonun alt kanadı Ulusal Meclis’te kabul edilmesi gerekiyor.

ETİKETLER
Fransa
İslam Düşmanlığı
Başörtüsü

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu