Aziz KARAAZİZ

“Toplumlaracası Müzakereler Artık Bitmiştir..!”

 

Bu sözler Dışişleri Bakanı Sayın Tahsin Ertuğruloğlu’na ait.
Ertuğruloğlu konuşmacı olarak katıldığı bir etkinlikte Cenevre zirvesine ilişkin bazı perde gerisi olaylardan da bahsetti.
Bunlar arasında bence en önemlisi başlıkta da yer alan olaydır.
Nedir bu olay..?
İkili görüşmelerin ardından toplanan 5+1 masasında Dışişleri Bakanı Tahsin Ertuğruloğlu’nun da yer alacak olmasına Rum delegasyonu itiraz eder.
Çünkü onlara göre gerçekleşen bir “toplumlararası” görüşmedir ve bu nedenle de hükümet mensubu olan bir makamın, yani dışişleri bakanının katılması olası değildir.
Ancak, Dışişleri Bakanı Ertuğruloğlu, artık toplumlararası görüşmeler yapıldığının altını çizerek, 2021 yılında yapılmış olan zirvede kendisinin dışişleri bakanı olarak yer almış olduğunu anımsatır.
Bunun üzerine BM Genel Sekreteri Guterres toplantıya ara verir. 2021 yılına ait toplantının görüntüleri incelenir ve Ertuğruloğlu’nun haklı olduğu görülür.
Bunun üzerine görüşme Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Dışişleri Bakanı’nın da katılımıyla gerçekleşir.
Ancak Rum Dışişleri Bakanı Kombos toplantıya dahil olmaz. Çünkü eğer dahil olursa bir içtihat oluşacaktır. Buna engel olmak adına katılmaz.
Görünen o ki, sonraki dönemlerde Cenevre’de yaşanan olayın bir istisnai durum olduğunu öne sürerek itiraz edecekler.
Bakalım Temmuz ayındaki görüşmede neler yaşanacak…
Dışişleri Bakanı Ertuğruloğlu “artık toplumlararası görüşmeler bitmiştir, bundan sonra devletler arası görüşmeler olacaktır” ifadesini kullandığı konuşmasında başka vurgularda da bulundu.
Mesela, yapılan görüşmenin içeriğine bakarak, söz konusu toplantının Kıbrıs’ta da olabileceğini söyledi. Hatta kendisine kalsa Temmuz zirvesine gitmeyeceğini, ancak bu yöndeki kararın kendisine ait olmayacağını da söyledi.
Bu noktada da Kıbrıs Türk delegasyonu içerisinde bir takım ayrılmalar yaşandığını hissettik.
Çok da önemli olmasa bile yine de dikkat edilmesi gereken bir durum.
En başından beridir Kıbrıs Türk tarafının Kıbrıs konusuna bakış açısında ortak bir nokta yakalanamamıştır.
Sanırım bu da onlardan birisidir.
Ama bunun yerine tarafların ortak hareket ettikleri diğer noktalara odaklanmak daha doğru olacaktır.
Sonuçta ana hedefte sarsılmaz bir fikir birliği mevcuttur. Bu da ilerleyen zamanlarda Türk tarafı adına önemli bir avantajı mutlaka yaratacaktır.

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu