Derviş Doğan

Bu çok yaşamsal bir konu..

Bu konuya bir girdim bir türlü çıkamıyorum zira bizler için son derece yaşamsal bir konudur bu.. Kıbrıs’ın Kuzey yarısında çok ciddi bir çoğunluk Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın BM’de yaptığı konuşmada federasyon bitmiştir söylemine ve veya tezine katılmıyor.ya da farklı düşünüyor.

Elbette Kıbrıs Cumhuriyeti’nin üç garantör ülkesinden birisi olan Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Sayın Erdoğan’ın Kıbrıs konusunda görüşlerini aktarma ülkesinin politikasını sunma hakkı vardır..

Bu son derece doğaldır. Doğal olmayan Kıbrıs’ın Kuzey yarısında bu düşüncelere katılmayan ciddi bir çoğunluk iradesi mevcutken bunu dikkate almaktan kaçınmış olmasıdır..Ha derseniz ki ama efendim Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ni halkın seçtiği Cumhurbaşkanı temsil etmiyor mu?

 Elbette ediyor.  Zaten yaşanan kısır döngü de tam bu noktada başlıyor. Sayın Tatar’dan Kıbrıs sorunu özelinde farklı görüşe sahip  yüzde 55’lik bir irade var.ve fakat maalesef Sayın Tatar bu iradeyi yok sayıyor..

Dolayısıyla Sayın Tatarla Kıbrıs Türk Halkı çelişiyor. Ya da şöyle belirteyim Sayın Tatar Türkiye’nin tezi olan iki devletliliği izah edemiyor veyahut da edemiyorlar kendilerinden farklı düşünenlere. Hoş bunu yapmadıkları gibi bu tezi uluslararası topluma da anlatamıyorlar.

Demem o ki bu politika havada asılı kalırken Kıbrıs Türkleri de taraf oldukları bir konunun bütünüyle dışında kaldılar..

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu