Ya çok safsınız ya da hayalperestsiniz

Hiçbir ülke bu denli gelişigüzel iki dudak arasında vatandaşlık vermez. Oysa bir de bizim durumumuza bakın her yıl artarak devam eden sistemli bir şekilde dağıtılan bir vatandaşlıklar var. Demografik yapının ilmek ilmek dokunarak değiştirildiği bir coğrafyada haliyle irade gaspı son derece olağandır.
Dolayısıyla bu vatandaşlıkları iş ola birilerini de bu ülkenin bir parçası yapalım düşüncesi ile vermiyorlar. Elbette bunun birden fazla nedeni var, lakin en önemli nedeni iradenin iki dudak arasında kontrol edilebilecek bir duruma gelmesidir. Tabiatıyla hal böyle iken siyasi iradenin hiç arzu edilmeyecek bir noktaya taşınması da kaçınılmaz olur.Burada anlaşılmayan ise bu duruma göz kapatan muhaliflerin iyi niyetle ve belki biraz da farklı hesaplarla buna yaklaşım göstermesi.
Oysa ki burada amaç bu denli açıkken hala böyle bir durumdan fayda bekleyen yanılgısını gösterebiliyorlarsa bu insanlar ya çok saftırlar ya da kendilerini farklı beklentiler içine sokuyorlar. Açıkçası aynı şeyleri yapanlardan farklı sonuç bekliyorlar ki bu ölü gözünden yaş beklemek gibi bir şeydir.
Eminim ki bu ülkede yaşayan herkes bunun idraki içindedir, kaldı ki somut göstergeler vardır, yollar gibi, sokaklar gibi,okullar gibi hastaneler gibi gözle görülür elle tutulur gerçekler vardır. Bütün bunlar elbette nüfusun geldiği noktayı göstermek açısından önemlidir. Ha kayıt altındaki nüfusun bir fazlasıda zaten ülkede bulunan kalabalıklardır o ayrı bir mevzu, ve fakat burada esas olan seninle aynı haklara hiç hak etmedikleri halde erişen bir nüfusun varlığıdır ki bu nüfus da seni yönetecek kadroları seçme hatta seçilme imtiyazını elde etmiştir.
Böyle bir durumda ağzınızla kuş tutsanız siyasi irade ortaya koyabilir misiniz? Diyelim ki koydunuz peki bu düzen içinde sürekli değişen vatandaşlıklar dikkate alındığında ortaya koyacağınız iradenin bir hükmü olacak mı?