Vermeden alan düzen
Hayatı ucuzlatmadıkları sürece asgari ücretin artırılması hiçbir soruna çare olmayacak zira gıdım gıdım verileni misli misli alarak dar gelirli insanları rahatlatmıyorsunuz bilakis satın alma güçlerini bütünüyle zayıflatıyorsunuz.
Nitekim masada asgari ücrete itiraz eden işverenler sendikası bunun yasaya uygun olmadığı yönündeki kanaatleri mevcutteken Kıbrıs Türk Elektrik Kurumu mevcut tarifelere yüzde 15 zam yaptığını açıkladı. Peki neye göre hesaplanıp yapıldı bu zam? Var mı bilen? Peki kurum bunun izahını yaptı mı? Yok..
Peki sadece bununla mı sınırlı zamlar.. Elbette hayır dün asgari ücret için masada itiraz edenler yeni asgari ücret hayata geçirilmeden ithal ettikleri ya da ürettikleri ürünlerin raf fiyatlarının artırılmasını sağladılar.
Demem o ki değerli dostlar piyasayı ucuzlatmak için denetim gerekiyor. Serbest piyasa ekonomisi her şeyden önce dürüst olmayı ahlaklı durmayı gerektiriyor. Yani serbest piyasa ekonomisi fırsatçılara imkan yaratmak için kullanılan bir ekomomi yöntemi değildir.
Dolayısıyla öncelik hedef asgari ücretin artırılması değil, zira zaten artırılan oranın tamamı piyasada eritiliyor, o zaman hayatı ucuzlatacak ekokomi politikalarına ihtiyaç olduğu açık değil mi? Dün 5 liraya aldığımız bir ürünü bugün 7 liraya alabiliyoruz.
Bu maslesef yaşamın her alanında böyle..Dün oğlumu okuldan alırken bana yaptığı kıyasa cevap vermekte zorlandım hatta bunu ona izah edemedim dersem yalan olmaz.
Oğlum diyor ki, “ okul kantininden 1 yıl önce 60 TL aldığım bir tostu bugün 150 TL alıyorum.” Şöyle düşünün ki akşam yatarken cebinizde bulunan para miktarı sabah uyandığınız zaman daha güne başlamadan hiçbir harcama yapmadan azalıyor. Bunun izahını yapamayan bir anlayış bu ülkeyi güya yönetiyor. Ve işin vahim tarafı bundan kimse rahatsızlık duymuyor, tepki göstermiyor ve yaşanan bu anomaliği olağanmış gibi algılıyor.