Özgürgün’ü Geri Dönmeye Kim İkna Etti..?

Kabul etmek lazım,
Özgürgün’ün ismi bile büyük heyecan yarattı.
Ulusal Birlik Partisi’nde Lefke İlçe Başkanı Adil Özgey’in bir fotoğraf paylaşması ve o fotoğrafa “Özlemiştik… Hayırlısı…” yazması UBP’de büyük heyecan yarattı.
Çünkü o fotoğrafta partinin eski genel başkanlarından Hüseyin Özgürgün vardı.
Hemen yorumlar yapıldı, neredeyse tamamı “Özgürgün dönüyor” şeklinde.
Ve hemen hepsi de heyecanlı, mutlu…
Önümüzdeki hafta yapılacak Cenevre toplantısı nedeniyle iç siyasete verilen ara bir anda bitti ve yerini farklı bir heyecana bıraktı.
Özgürgün UBP’nin son dönemde en fazla sevilen genel başkanı.
Ersin Tatar’a karşı kurultayı kaybetmiş ve görevden böyle ayrılmıştı.
Aslında bu “kaybediş” kurultay öncesinde yaşanan 4’lü koalisyonun yarattığı bir anlık refleksti.
Hatırlayınız, UBP seçimden birinci parti çıkmış olmasına rağmen, hükümeti kuramamış, CTP-HP-DP-TDP dörtlü koalisyonu kurulmuştu.
Halkın Partisi Genel Başkanı Özersay’ın “UBP ile kahve bile içmem” dediği seçim.
Hatırlamışsınızdır, devam edelim.
İşte o seçim Özgürgün’ün, seçim sonrasındaki beyanatı ise Özersay’ın siyasi hayatında belirleyici olmuştur.
Özgürgün “seçim kazanan ama hükümet kuramayan genel başkan” pozisyonuna düşmüş ve sonrasında gerçekleşen kurultayda koltuğu Ersin Tatar’a bırakmıştı.
Burada “bırakmıştı” ifadesi tam da kendi anlamıyla kullanılmıştır.
Çünkü Özgürgün, ilk turu Tatar önde tamamlayınca, UBP’de görmeye çok fazla alışık olmadığımız bir davranış ile ikinci tura katılmamış ve Tatar’ı galip ilan etmişti.
Tatar böylece önce ana muhalefet başkanı, ardından başbakan ve sonrasında da cumhurbaşkanı olmuştu.
Tüm bu serüvene Özersay’ın sözleri mi neden oldu..?
Bu soru üzerine saatlerce konuşmak mümkün.
Ama kısa cevap gerekirse ben “evet” derim.
Çünkü eğer o dönem Özgürgün bir hükümet kurmuş olsaydı kurultayı da kaybetmezdi.
Moda deyinle “manifest” bir durum söz konusu.
Hükümeti HP ile kursalardı belki de Özersay cumhurbaşkanı adayı olurdu ve seçilirdi.
Yani, Özgürgün Başbakan, Özersay da Cumhurbaşkanı olacakken, Tatar Cumhurbaşkanı, Ersan Saner de Başbakan oldu.
Sonrası da malum.
Yine bir UBP kurultayı.
O kurultayın öncesinde ve sonrasında olanlar.
Ve sonuç, bugünkü durum.
Özgürgün halen İstanbul’da ve bildiğim kadarıyla ailesiyle birlikte son derece mutlu ve mesut..
İnşallah hep mutlu ve mesut kalır.
Ama geri döner mi..?
Bunu zaman gösterecek.
Bakalım bu gelişme meşhur diş macunu teoremi gibi mi, yani bir kere çıkmışsa geri dönüşü yok..!
Döner mi dönmez mi bilemem ama bildiğim tek şey bu gündemin birisi tarafından kasıtlı olarak ortaya atıldığıdır.
Yani, bu işin burada, KKTC’de bir mimarı var.
Özgürgün de işin içerisinde mi, yakın zamanda öğreniriz.
Çünkü Özgürgün kendi adı üzerinde hesaplar yapılmasına hiçbir zaman izin vermedi.
Şimdi de vermez.
Ne diyelim,
Hayırlısı Olsun….
Özlemiştik…