Anılarda yolculuk… Sanayicilerimizi kutlarım

2005 Mayıs ayında, 20 yıl önce Güney Lefkoşa’da düzenlenen Uluslararası Fuara, Kıbrıs Türk Sanayi Odası çatısı altında 53 işletmemizin katıldığını kaç kişi anımsar? Anılarda yolculuk yapıp, 31 Mayıs 2005’te, “Sanayicilerimi kutlarım” başlıklı yazımı sizlerle paylaşırım. Böylece unutanlar hatırlasın, bilmeyenler öğrensin.

***

“Güney Lefkoşa’daki Uluslararası Fuar’da Kıbrıs Türk Sanayi Odası şemsiyesi altında elli üç işletmemiz yer aldı.

Gittim ve gördüm.

Fuar demek kendinizin dışındakilerle kıyas imkânı bulmaktır da. Yıllarca kapalı bir toplum olarak yaşadık. Kıbrıs sorununun suçlusu bizmişiz gibi haksız ve adaletsiz ambargolara muhatap olduk.

Ambargo tek başına fırsat eşitliğini ortadan kaldırmaya yeter. Fırsat eşitliği yoksa, o eşitsizlik pek çok olumsuzluğu da beraberinde getirir.

Yazsak uzun bir liste oluşturacak olumsuzluklara rağmen Kıbrıslı Türk işadamı, yatırımcısı ayakta durmayı başardı. Ciddi anlamda destek görmemesine karşın kendini yeniledi, üretimde dünya standartlarını hedefledi.

*       *       *

Kıbrıslı Türk işadamlarının fuara katılması başlı başına bir özgüven ve cesaret yansımasıydı.

Öteki pavyonlarla bizim pavyon kıyaslandığı zaman zayıf yanlarımız yok muydu? Vardı mutlaka. Ama önemli olan eksikliklere rağmen orada yer alabilmekti.

Çok iddialı bir yaklaşımda bulunayım kısmet olsun gelecek yıl aynı fuara yine katılalım, şimdikinden on kat daha iyi olacak.

*         *        *

Zamanım yettiği oranda fuarda yer alan elli üç işletmenin yetkilileriyle konuştum. Söylediklerinde ortak yanlar fazlaydı.

Ancak tümünün söylediği şu cümle çok önemliydi: “İyi ki geldik. Gelmekle hiçbir şey kaybetmedik. Kazancımız daha fazladır.”

Rum toplumunda şoven propaganda bizdekinden fazladır ve en önemlisi etkilidir. Etkili olduğu fuarda da gözlendi.

Fuarın açıldığı ilk gün Rumlar, Kıbrıslı Türklerin pavyonuna girmekten çekinmenin ötesinde korktu. Daha sonra bu çekingenlik azaldı ve ziyaret edenlerin sayısı arttı.

Ürünlerimize gösterilen ilgi de kötü olmadı. Ancak ürünlerin üzerinde Türk tarafından üretildiğini belli eden ifadelerin yazılması istenmiyor.

Anlaşılan böyle bir ifade tüketicinin tepkisini çekebilir kaygısı var.

*        *        *

Fuarı düzenleyen yetkililer Kıbrıslı Türklere fuara katılma imkânı verirken çok da gönülden verdikleri söylenemez.

Mizah yazarlarına konu olacak öyle yaklaşımlar sergilendi ki insan ne diyeceğini bilemez.

kktc.net bizde bir email adresidir. Benim de adresim aynı merkezdendir. Özel bir firmanın verdiği bir adrestir.

Bir işadamının e-mail adresi kktc.net olduğu için panosundaki adresi boyanıp llto.net yapıldı.

Yine temizlik malzemesi üreten bir başka firmanın ambalajında Kıbrıs haritası ve üzerinde suların bölgelere göre sertliğini yansıtan renkler sorun oldu. Çünkü ürün Kuzey Kıbrıs’ta pazarlandığı için sadece Kuzey’deki suların sertliği renklerle haritada gösterilmişti. Rum yetkililer bunun bölünmüşlüğü yansıttığını ileri sürüp fuarda sergilenen ürünlerin ambalajındaki o bölümün beyaz kâğıtla kapatılmasını talep etti. Sorun yaşanmasın diye firma bu istemi kabul etti.

Bu örnekler daha da fazla olabilir. Bunlar yanlış düşüncenin yansımaları. Yavaş yavaş alışacaklar.

Memnuniyetle gözledim ki iş adamlarımız çok ciddi bir olgunluk göstermişlerdir.

*         *        *

Güney Lefkoşa’daki fuara bu yılki katılımı deneyim açısından iyi değerlendirelim.

Gelecek yıl pavyona katılacak firmaların görsel düzenlemeyi de öteki pavyonlarla kıyaslayarak yapmaları sağlanmalı.

Pavyonda defile ve kültürel etkinlik gibi organizasyonlarla ilgi çekimi gerçekleşebilir.

Bu konularda sanayicimiz kaderi ile baş başa bırakılmamalı.

Güney Kıbrıs bizler için yakınımızda, satın alma gücü yüksek bir pazardır. Fuar bu pazara yönelik ticarete ivme kazandıracaksa çok ciddi olarak fuara katılım gerçekleşmeli.

Pavyonun Rum toplumuna yansıması için her türlü medya çalışması organize edilmeli.

Bunlar benim ilk aklıma gelenler.

Olayda yer alanların çok daha yaratıcı görüşler ortaya koyacağına inanıyorum.” (31 Mayıs 2005-